9 Şubat 2012 Perşembe

   
     Öyle değil midir; gittiğiniz yerlerde sıcak bir gülümseme ile karşılaşmak, içten bir merhaba, bir hoşgeldiniz kelimesi her şeyi anlatmaz mı aslında? Demek hoşsunuz ki; gittiğiniz yere de hoşluk getirmişsiniz. Karşılıklı hoşlaşmanın yarattığı sinerji ile kim elinizi tutsa peşinden gidecek gibi olursunuz. Yolculuk esnasında karşılaştığınız başka yolcularla dahi iyi ilişki kurabilirsiniz. Daha doğrusu; eşit ilişki kurabilirsiniz. Zira o da sizin gibi yolcudur. Şehirde kalanlara göre başka bir frekanstasınızdır. Başkadan kasıt daha güzel bir statüdesiniz. "Yolcu"; evet, iyi bir statü. Şehrimizdeki etkin statülerden (şef, müdür, patron vs.) daha iyi bir sıfat. Elbette, bence.
     Bilenler bilir, İstanbul çıkışlı bir overland efsanesidir Sarı Otobüs... Hani şu "üç günde Kuzey Amerika", "beş günde tüm Afrika" paket turlarından haz etmeyenlerin bir düşüdür bu güneş rengi otobüs ile çıkılan yolculuklar. Her yıl en uzaklara giden, ardından bir yıl hikayesi süren...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder